I.Dünya Savaşı başlayınca Osmanlı Devleti İstanbul'a kömür sevkiyatı konusunda zorlanır. Kömür ya ithalat yoluyla çoğunlukla İngiltere'den sağlanmakta ya da Zonguldak'tan gemilerle getirilmektedir. I.Dünya Savaşı dolayısı ile Çanakkale Boğazı kapanıp ithalat imkanı kalmayıp, Zonguldak'tan gelen gemiler Rus savaş gemi ve denizaltıları tarafından batırılınca İstanbul kömürsüz kalır. Asker sevkiyatı ve İstanbul şehir hatları (Şirket-i Hayriye) için kullanılan gemiler ile İstanbul'a elektrik sağlayan Silahtarağa Termik Santrali (Bugünkü Santral İstanbul) için kömüre ihtiyaç vardır.
Karadeniz kıyılarında Kilyos-Çiftalan mevkiinde bulunan linyit'in taşkömürü ile belli bir oranda karıştırılıp kullanılabileceği anlaşılınca, Silahtarağa Santrali (Haliç'in ucu, Kağıthane) ile Çiftalan arasına bir demiryolu döşenmesine karar verilir. Bu hat sahra hattı ya da dekomvil denilen ray aralığı 60 cm olan dar bir hattır. Enver Paşa yapımı ile bizzat ilgilenir ve hat 1914-1916 arasında 1,5 yıl gibi kısa bir sürede tamamlanır.

Savaştan bir süre sonra askeri amaçlarla kullanımına devam edilir. 1950'lerde ise hat tamamen sökülür ve unutulur. 1999'da tesadüf eseri fotoğraflarından yola çıkılarak hat güzergahı yeniden keşfedilir. Bir kaç parça ray ile kilometre taşları bulunur, bunlar şu an Kağıthane Belediyesi bahçesinde sergilenmektedir.

0 comments:
Yorum Gönder